25 Nisan 2012 Çarşamba

12 yil sonra amerika

uzun zamandan sonra miraba!
aslinda bu blogu bu sene gezdigim, gozlerimi ve gonlumu doldurdugum mekanlari anlatarak dolduracaktim ama nolmadi nolamadi nolabilemedi. belki de olur, garantisi yok!
2 haftalik amerika maceramdan bugun itibariyle geri geldim. neler degisti? apple mainstreamine daha fazla karsi koyamadim ve macbook pro aldim, mutluyum cok kullanisli ve muhtesem bir laptus hakkaten hayirli olsun bana =] tabi artik turkce karakterlerden yoksunum (aslinda ayari var da ugrasamiyore) ama olsun.
alistikca seviyorum. aslinda aliskanlik bende bir huy, cabucak alisiveriyorum bir seylere / yerlere.
iki yesil susamuru'nu okuyorum, orada aliskanliklari sahip oldugumuz mallara benzetmis, yani bir sure sonra kendilerine tutsak ediyorlarmis. dogru mu acep? aslinda dusunmemistim ama master ogrencisi yaklasimiyla "it depends" diyor konuyu huzurlarinizda kapatiyorum dostlar.
amerika'ya en son 11 yasimda gitmistim babamin kalp krizinden dolayi. annemle babami almaya gitmistik. tabiki o zamana ait anilarim kirik dokuk, boluk porcuk ve huzunlu.
ama simdi guzel artik. sevdicekle gecti bi kerem! ohio state universitesi ve cevresinde gecti ilk 10 gun. columbus adli bir sehir, ohio eyaletinde. benim icin farkli bir deneyim bu sehirden cok araba kullanmak oldu. uc kere korna yiyip, 1 kere kaldirima hafif surtup ve ilk 2 gun park etmede sorunlar yasasamda sonrasinda olay yol kenarina iki araba arasina park etmeye kadar geldi =P

uzun lafun kisasi, amerika'da araba kullanmak kolay azizim ! yalnizca yere bakmayi aliskanlik ahline getir ve only yazisinin alti ne tarafi gosteriyor dikkat et!

New York ise bambaska. bir kere ilk iki gun yukariya 120 ila 180 derece aciyla bakmaktan boynunuz tutuluyor. lanfranco ilk derste new york'u anlattiginda, kendinizi cok cok kucuk hissettiginiz bir macrocosmos gibi. ayni devasa gotik katedrallerin hissettirdigi gibi. tabi burada tapilacak buyuk guc insanoglu oluyor. mimariye o dinamizimle sabitligi cok guzel harmanlayan ellere ve beyne hayran kalmamak mumkun degil. ve tabiki gokdelenler de new york'un tarihini olusturuyor. cruise turu yaptik ve ilk gocenlerin bir kac kucuk anilari ve 9/11' disinda olay sadece binalar, mimarlari ve simdiki sahipleri!
tabi biz sadece manhattan taraflarinda gezdigimiz icin. ornegin otelimizin oldugu queens caz'in altin yillarinin yasandigi yermis. maalesef gezemedik ama bir dahaki sefere ;] gokdelenlerin arasindaki yesil alanlara bayildim. insana sehrin tam ortasinda oldugunu unutturmakta basarililar hakkaten.
buraya fotograf eklemiyorum bunu okuyan muhtemelen facebook'ta arkadasimdir ve albumumu gormustur. horizontal city and vertical city. adinin anlami cok bariz ama di mi ; ]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder